Yine lucid dream gördüm. Sekse ve uçmaya doyamadık
Sonunda Lucid Dream gördüm herkese hayırlı olsun arkadaşlar. Dün Bengisu ile buluşup lunaparka gittik, o 150 metre fırlatılan topa bindik bir de havada ters dönüp, dair çizen şeyler var ya onlara. Çok korktum kanka ama çok güzeldi. İstanbul'a getirip seni onlara bindireceğim bak gör, gerçekten çok güzel bir duyguydu. İşte bir de lucid dream konuşmuştuk birkaç gün önce Bengisu ile uçmuş kendisi, çok güzel falan diyordu, böyle. Şimdi rüyama giriyore:
Rüyamda kısa bir saç kestirme sahnesi görüp uyandım (rüyada uyandım insepşın) sonra saçlarıma dokunup oh rüyaymış diye kalktım. Aklıma gelmişken kestireyim hadi diye Bengisu'nun söylediği kuaföre gidiyordum, saçımı yanlar kısa üst uzun şekilde kestirmek için :3. Kuaförü yaşlı bi amca, karısı ve oğlu yönetiyordu. Çocuk genç, yakışıklı. İşte saçımı kestiriyorum sonra kuaförde çocukla muhabbet ederken elimi bi atıyorum saça, eski haline gelmiş, uzamış. Bu nasıl olur ya biraz önce kestirdim oha yoksa rüya mı görüyorum dedim, kontrol etmek için dilimi ısırdım, ACIMADI. Sonra oo yea lucid dream havalarına giriş, her şey istediğim gibi olacak kafası. Kuaförcü çocukla eğlendik tabi biraz. Etraf çok kalabalık dedi, ben de elimi havada sallayıp bi kapı açtım, girdik, içerisi bembeyaz bir yer bilmiyorum. İşte öyle geçti oralar. Sonra bu kufaör ve ailesi pelerinli yeşil insanlara dönüştü ama yine iyi anlaşıyorduk. Ben şimdi gidiyorum bir an önce uyanıp gerçekten kestirmem gerek şu saçları, umarım yine siz varsınızdır gerçekte de diyip çıktım onlar da tamam evladım umarız dediler. Binadan çıkınca uyanmadan önce bi uçayım Bengisu güzel demişti dedim, koştum koştum sonra UÇTUM KANKAAAAAAA. Oha ya la çok iyi bi histi, biraz yalpaladım ama öğrenememişim. Kolay değil. Son olarak hadi şu adalara uçayım derken kıyıda yere indim, uçma gücüm bitti gibi oldu. Sonra heralde uyanıyorum ya, bekleyeyim dedim. Ve uyandım. That's it.
More lucid dream allahım pls ty bb
Sen de Call Me Maybe paylaş kanka, 2 günlüklere, 2 yıllıklara cuk diye otursun. Kıskansınlar, çatlasınlar. Neyse. AY SAĞDAKİ VİDEOYU İZLEDİM, SESİNİ DUYMAK GARİP OLDU KANKEY. Çok yaşlanmışız hissediyorum lan valla, neden bilemedim ama öyle lan, lan. Ben Eskişehir'e gelince tanıdığım herkesten dışarı çıkma teklifi aldım arkadaş, gayet 1 ay falan da buradayım, hem sinirliyim hem sik yiyin ben oradayken aklınız neredeydi modundayım. Onların da çok sikinde. Bi ara trene atlayıp Ankara'ya geleyim diyorum, üşengeçlikten götümü evden dışarı çıkartmasam da oraya geleceğim. Ya göbeğim oldu bu arada, inanamıyorum. Benim hiç göbeğim olmamıştı, olamaz :s.s.s.s.s Yarın spor salonuna başlama kararı alıyore, bays
hey i just met you
and this is crazy
but goodbye is too soon
my big fat belly

all of the words, all of the men, all of my pain

2 günlük ex aşkım -oha bundan 2 tane var yalnız ama dalga geçtiğim için anlamışsındır- facebookta bir şarkı paylaşmış. baya sevdiğim bir insanın bir şarkısı, jeff buckley-forget her. lan nasıl cuk diye oturttu nasıl kol gibi soktu şarkıyı. kendi üstüme aldım tabi hemen. şarkı baya güzel lan bayılıyom. i walk the streets to stop my weeping cause she'll never change her ways but dont fool yourself she was heartache from the moment that you met her diyor. en özü bu. haklı çocuk, üzdüm onu.
ayrıca diğer 2 günlük aşkım bugün yakışıklı bir beyefendi ile (inanır mısın dşjlfgfkgh) otururken aynı ortama geldi, arkamızda evin su vardı, onu öptü falan bir yandan da bana baktığını görebiliyorum. malum insan gözü bilmem kaç derecelik açıdaki her şeyi görebiliyor. nasıl baktı nasıl baktı. takmadım. o da takmadı her zamanki gibi. bu böyle gidecek herhalde. sağlık olsun knk. bu da böyle bi anımdı muç.

zayıflayacağım diye kaslarımı falan yırtacağım herhalde. çok zorluyorum kendimi ama hedefe tam odak kanks ;) tatil başladı başlayalı aslında çok işsizim ama bir düşündüm sürekli de bir şeyler yapıyorum. ama boş işler resmen. smiths tişörtü yaptırıyorum umarım güzel olur lan. çok hevesliydim, maybe you don't know karşiim de. bundan dolayı da sürekli smiths dinliyorum. bir insan nasıl hem bu kadar hüzünlü hem de neşeli (ya da neşeli melodili) şarkılar yazabilir anlamıyorum. sanırım o da benim gibi çok kişilikli. istanbula az kaldı, çok heyecanlı olmakla birlikte belli etmek istemiyorum, çünkü bir şeyi çok isteyince hep bir bok oluyor. neyse. seni de göreceğim. gizem'i de :w. psikolog beni eylüle kadar saldı, hayatımdaki şeyleri not etmeye devam etmeliymişim lakin. eylülde balkan turu yapmayı planlıyoruz kuzenimle. bu arada yine saçma rüyalar gördüm. ekin'i gördüm of kors may hors. istanbula gittiğimde bana diyor ki gel bizde kal. ne alaka knk diyorum. 193/195 aramaları içindeyim -evlerine giden otobüsün numarası buydu (ay please please please let me get what i want çalmaya başladı ühühü). neyse. böyle gidiyorum, demek ki içimde bir istek var la böyle bir şeye karşı. tövbeler olsun. gidiyorum. evin içi çok karanlıktı ama. sonra eylül nerde diye soruyorum, az diğilim. o yok biz ayrıldık ohoo diyor. konuşuyor falan, bir şeyler anlatıyor. konu eylüle geliyor, eylülün yeni sevgilisi varmış, aykutmuş (araştıracam lan belki vardır böyle biri). çok iyiymiş üçünün arası. sonra bana diyor ki her eski sevgilimle arkadaş kaldım bir seninle kalamadım gizem, neden izin vermiyorsun? ve uyandım. son cümle çok üzücüydü. o olmasaydı rüyaydı deyip geçecektim ama son cümle olunca ake yine çok gerçekti, nolur gerçek olmasın diye dua ettim. işte beyle.
Dünkü rüyam çok gerçekçiydi, gerçekmiş gibi yaşadım tüm duyguları yani. Odtü'de 4 kişi bir odada kalıyoruz kanka, biri sensin diğer ikisi küçük çocuk. Yerde yan yana 4 tane yatak var bir de 4 duş var başka da bir şey yok, odanın içinde güneş var neredeyse, öyle aydınlık. Bi ara ortamın güçlü böceklerinden, kelebeklerinden muhabbet açılıyor. Duş yaparken duş perdesine çarpan kelebekler orayı açıp içeri girebilecek kadar güçlüler, taşa vurmuş gibi oluyorsun onlara vurunca. İşte ben duş alırken böyle giriyorlar içeri, biri yüzüme çarpıyor. Bir de peygamber devesi görüyorum içeride ama yatıyorum sonra. Sabah kalktığımda kimse olmuyor ortada, 10 buçuk gibi kalkmışım. Birisine neden kimse yok ya, sınav mı vardı -2. midterm-kaçtaydı diye soruyorum, 10 diyor. O ara ilk gerçekçi şok geliyor işte, panikleyince hissettiğim her şeyi hissediyorum aynen. Sonra koşarak taksi arayışım, taksinin beni Cepa'nın bodrum katındaki taksi duraklarına götürmesi, oradan geri gelişim falan... Sonra bahçede kankacığımsla karşılaşıyorum, ağlıyorum yaz okuluna kalacağım için, neden uyandırmadın diye kızıyorum ama bilmem falan diyip ilgilenmiyor kankam -_-. Neyse. Uyandığımda ne rahatladım valla arkadaş, resmen bir oh çektim. O yaşadığım üzüntü salondaki koltukta malak gibi yatıp bugün ne giysem izlerken bile üzerimdeydi. AMA SONRA GEÇTİ ÇÜNKÜ BUGÜN NE GİYSEM ÇOK GÜZEEL. Modanın dahi çocuğu Hakan Akkaya ile tanışmak istiyorum :( Bengisu tanışmış ya şanslı hıyar. Bir de Nur Yerlitaş'la tanışmak istiyorum. Ivana Sert de bir Lejla, bir Emilia. Kanka birlikte bugün ne giysem yapabiliriz, tabi ki ben modanın dahi çocuğu, sen nur yerlitaş, lejla'da ivana olabilir... Oleys. İstanbul'u da çok özlemişim, trenini de çok özlemişim. Trende duygusallıklara girdim artık alkolden mi bilmiyorum ama dediim sen ne diye ankara'ya gittin gardaş. Sonra orada Gizem olmasa İstanbul'a geçiş yapmaya çalışırdım dedim. Kankaaa seni çok özledim :(. Sonra o ankara pişmanlığı ruh hali geçti gitti, ama kanka sen olmasan hiç çekilmez yaaa. Bengisu ile de tişört çiziştik işte, beyaz şarabımı içtim ilk defa. Bengisu'yu da çok seviyorum ama yurt dışı muhabbeti sırasında "ben zaten senle 2 gün dursam sıkılırım ya" dedi, beyaz şaraptan mı bilmiyorum ama çok kırıldım :(. Ama sonra geçti zati, her zamanki Bengisu. Yarın da adaya gideceğiz Gizem ile, pisiket sürmeyi öğretecez. SONRA 1 TEMMUZ'DA ONUR YÜRÜYÜŞÜNE GİDECEĞİZ, ÇİZDİĞİM BORN THIS WAY TİŞÖRTÜNÜ GİYECEĞİM HEM DE. Ay çok heycanlı. Kanka sen de gelsen ne güzel olur yaaaaa... Ama gelemezsin. Daha internete giremiyor köylü hah. :) :* Bundan sonra moda bilgimi artırıp daha çok yetkiye sahip olmaya karar verdim bu arada, bng izleye izleye gaza geldik. Çok şık olucaz kanka, en şık mimarlar olacağız. Bir yere girince iyi kankalar gelmiş ama şık kankalar gelmemiş dedirtmem...... Bir de çamaşır suyuna koyduğum tişörtü siktir edip 2 gün orada bıraktım, beyazlaştı ama annem onu tutar tutmaz yırtıldı.... çürümüş.... poker face... nereden bilecem abi kaç kere gördüm. bays


HOLEYS
biz yaptık canlarıms, bengisu ile
evet yanlış çizdim yukarısını....
beğenmeyenleri beyaz şarap gibi çarparım, çarpmadım sanırsınız ama bi bakmışsınız everything is not ok...........
hani kankanın kankası muhabbeti yaptın ya (aynı renk yazarsam çağrışım yapar belki dedim ama aynı rengi bulamadım sanırım dfgkfdkjhg) o çok doğru ve benim içimi kemiriyor. zaten 2 gün önce de konuşmuştuk çarşı çimlerinde. gerçi tam kankanın kankası değildi ama. neyse işte. ben geriliyorum öyle durumda. ama kankama söylemezsem de olmuyor. kankam da kendi kankasına söylüyor. işte o 2. part çok sıkıntılı. xoxo.